Projenin Hikayesi

Nasıl başladı?
b.a. : Geçen yıl yeşil gazetede staj yapıyorken Nevroz için birden Diyarbakır’a gitme fırsatı oldu, Yeşil Düşünce Derneği’nin İnteraktivist[1] tanışma toplantıları Diyarbakır’da yapılacaktı ve Gizem biz gidiyoruz sen de gelsene dedi ve ben de dahil oldum. Çok kısa bir zaman için Diyarbakır’daydım, beni halen etkileyen yolculuklardan birisidir, daha neler yapmalı diyor insan. Dönüşte sohbet ederken bu fikri biraz daha açtım ve birkaç ay sonrasında Sivil Düşün projeyi kabul etti. Kolektif bir şekilde başladığını belirtmeliyim: Sevil, Gizem, Sevgi (Yeşil Düşünce Derneği’nden), Savaş (Yeşil Gazete editörlerinden) ve ben, daha birçok ilham veren, destek veren insan var (: Proje kabul edildi, bir yıl da geçti artık nasıl olacak diye düşünürken Alper’le konuştuk ve yaparız, sen gel Mersin’e buradan başlayalım, dedi, uygulamaya da geçebildik :)
Katılımlı yerel çevre muhabir ağı da ne demek?
b.a.:İnsanlar kendi haberlerini kendilerini yapıyor demek, kısaca yurttaş haberciliği diye çok sık duyduğumuz bir şey.
Nasıl olacak, kapsamı ne?
b.a.:Alper ve ben şehirlere gidip parkta çayırda çimende ya da en samimi olabildiğimiz yerde toplaşacağız insanlarla.. Bir fikir fırtınası yani.. Herkes konuşacak, çevre derken ekoloji kapsamıyla olduğu gibi sosyal bir anlamda da konuşulacak, nelerden rahatsız olunuyor, neler yapılabilir, şehirde bireysel aktivizmini yapmak isteyen herkes gelsin diyeceğiz. Bireysel çabalar sonuç vermiyor denilemeyecek bir durum olacak, paylaşılacak çünkü..Şehirleri orada yaşayan insanlardan ayırıyor ya da insanlar uzaklaşıyor bir şeyleri değiştirmekten.. Değiştirmek isteyen de destek alamıyor, ya vazgeçiyor ya da devam ediyor.. Birlikte olmanın farklı bir enerjisi var. Projeye gelince, her yerden haberdar olabiliriz elimizde kaynak var, doğru bir kanala aktaralım bunu. Bir çok şekilde aktivizmi farklı boyutlarıyla görüyoruz, birbirini dışladıkları durumlar da oluyor, bireysel takılan insanlara hitap etmiyor vs. uzaklaştırabiliyor. Bu yüzden samimi bir aktivizme ihtiyaç var. Alper ve ben de bu samimi haliyle yola çıkalım, diyoruz. Otelde kalmayacağız ya da kalmamaya çalışacağız, yolda otostop yaparız diye düşünüyoruz, toplantı salonları olmayacak, bağlantıda olduğumuz kişiler var, uygun yerleri kararlaştıracağız,  aslında benim gönlüm kamptan yana ama yol koşullarını bilemiyoruz şu an.. Mümkün olduğunca parklarda takılalım, sohbet edelim, konuşalım istiyoruz. En önemli noktası projenin katılımlılığı..
Yolculuk 2 Ağustos’ta Mersin’de başlıyor, sonrasında Adana, Nevşehir, Kayseri, Antep, Hatay, Van, Batman, Mardin, Diyarbakır ve 31 Ağustos’ta Dersim’de bitiyor. Mümkün olduğunca çok yere gitmek istiyoruz, bağlantı kurabildiğimiz sürece başka yerleri de eklemeyi düşünüyoruz, çağrılara açığız yani (:

[1]http://interaktivist.org/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder